20080328

2538
23:34

tüm bloklar çıkıntıları , yerdeki girintilerini tamamlayacak şekilde iniyolar tam yan tarafımda . ne sırtımı dönebiliyorum her birinin çıkardığı sesten , ne de yüzümü dönebiliyorum gelenlerin ne rengiyle yüzleşmeye ne de aslında herbirinin yerlerine oturduğunu tastiklemeye. renklerini kendim boyadım. hepsini avcumda tutup aynı anda, havaya attım yere düşeceklerini bilerek yere düşmelerini isteyerek .
hepsi yerlerine oturacak büyük depremlerle , gökgürültüleriyle .
herbirini tek tek boyadım avcuma alarak , tek tek . ham maddelerini hissederek, hem istedikleri hem olması gerektikleri renklere ikna ederek , istemelerini bekleyip de
boyadım onları .
güneşin ışığının gözlerimi acıtmasına aldırmayarak izledim eşsiz ama birbirini tamamlayan şekillerinin havada dönüşlerini . yine de ürkütüyor - bu yerde buldukları mutluluğu bilsem de - hissetmek .

within

2738
18:50

Dağılmış halim bu toplu taşıma araçlarında huzur buluyor. Oysa nasıl da sevmem insanları kokularının arasında kendime temiz hava bulmaktan eziyet duyarım. Durakladıkça, tıkandıkça hoşuma gidiyor topluca taşınmak hiçbiryere.
Artık sadece ben kalan bu cüssemi, herkesle, herkese karışarak taşıyabiliyorum. Yalnızlıkta kendime kalabalık edemeyecek kadar tek kaldım kendimde. Kalabalıklarda kalabiliyorum bir.